İran Dışişleri Bakanı Seyyid Abbas Arakçi, bugün gazetecilere dolaylı müzakerelerle ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: Ev sahibi Umman tarafından duyurulduğu üzere, dolaylı müzakerelerin bir sonraki turu Roma'da olacak.

Arakçi şunları da ekledi: Cuma günü üç Avrupa ülkesiyle de bir toplantı gerçekleştireceğiz.

İran Dışişleri Bakanı ayrıca, son ABD yaptırımlarıyla ilgili bir soruya yanıt olarak şunları belirtti: Bu kesinlikle olumsuz bir mesaj veriyor. Karşıt taraflar mzüakereler sırasında kışkırtıcı eylemlerde bulunursa bu onların ciddiyetini sorgulatabilir. Elbette, ABD'de farklı görüşlerin olduğunu ve orada farklı lobilerin faaliyet gösterdiğini biliyoruz.

Arakçi, ikinci tur görüşmelerdeki farklılıkların sürece nasıl bir etkisinin olduğuna ilişkin soruya yanıt olarak ise şunları açıkladı: Herhangi bir müzakere farklılıklara dayanır. Eğer bir farklılık olmasaydı müzakereler de olmazdı.

Arakçi, üç Avrupa ülkesinin benimsedikleri yanlış politikalar nedeniyle rollerini kaybettiklerini düşündüğünü belirtti ve şunları ekledi: Ancak biz bu konuyu istemiyoruz ve bu nedenle onlarla Roma'da bir sonraki müzakere turunu yapmaya hazırız.

İran Dışişleri Bakanı şunları ekledi: Bu konuyu küresel bir anlayışla çözmek istiyoruz. Avrupa ile müzakerelerimize devam ediyoruz ancak şu anda ana müzakereler ABD ile devam ediyor.

Arakçi ayrıca İran'ın dondurulmuş mal varlıklarına da vurgu yaptı: ‘Bloke edilmiş fonlar, kaldırılması gereken yaptırımların bir parçasıdır’ dedi.

Arakçi şunları kaydetti: Herhangi bir anlaşmaya varılırsa, nükleer meselelerin doğrulanması Atom Enerjisi Ajansı'na verilebilecek bir görevdir. Anlaşmaya varılırsa, Ajans gelecekte önemli bir rol oynayacaktır.

İran Dışişleri Bakanı ayrıca, yüzde 20'nin altındaki zenginleştirme konusunun Amerikan tarafına kırmızı çizgi olarak açıklanıp açıklanmadığı yönündeki bir soruya yanıt olarak şunları vurguladı: İran'ın kırmızı çizgileri tamamen açıktır ve Amerikan tarafına beyan edilmiştir.

Müzakerelerin süreç ve takvimine ilişkin soruya yanıt veren Arakçi: ‘Belirli bir takvim belirlemedik ancak tabi olarak müzakereleri yıpratmak ve zaman kaybetmek istemiyoruz. Elbette diğer tarafın da aynı motivasyona sahip olduğunu hissediyoruz’ dedi.