Mickey Levy, Siyonist rejim İsrail’de yeni kurulan 8 partili koalisyon hükümetinin ve yapılan oylamada 120 milletvekilinden 67’sinin desteğini aldı.

Levy'den önce meclis başkanlığını Netanyahu'nun partisi Likud’dan milletvekili Yariv Levin yürütüyordu.

Türkiye'de yayınlanan Musevilere ait Şalom Gazetesi'nin verdiği habere göre; Cizre'den İsrail'e göç eden Levy'nin İsrail Meclis Başkanı seçilmesi Kürt Yahudileri gündeme getirdi.

Siyonist rejim İsrail Meclisi'ne (Knessett) aslen Şırnak'ın Cizre ilçesinden Yahudi Kürt Mickey Levy'nin başkan seçilmesi gözleri İsrail'deki Yahudi Kürtlere çevirdi.

1951 Kudüs doğumlu Mickey Levy 'nin ailesi, Cizre'den İsrail'e göç etmiş.

Emniyet Genel Müdürlüğü görevinden emekliye ayrıldıktan sonra politikaya atılan Levy, üst üste birkaç dönemdir Knesset'te görev aldı.

Levy, 2015'te Rudaw'a verdiği röportajda, "Kürt'üm ve Kürt olmaktan gurur duyuyorum. Annem ve babam Kürdistanlı. Atalarım Cizreli. Eskiden evde hep Kürtçe konuşurduk" ifadelerini kullanmıştı.

Yahudi kökenli Kürtler; Türkiye, İran ve Suriye'de var ama ağırlıklı olarak Irak'ın kuzeyinde yaşadı, yaşıyorlar.

Siyonist İsrail rejiminin 1948’de kurulmasından sonra Irak'tan göç eden Yahudiler içinde Musevi Kürtlerin de olduğu biliniyor.

Sayı tam olarak bilinmese de 150 bin civarında Yahudi Kürt'ün İsrail'e göç ettiği tahmin ediliyor.

Şimdiye kadar bakanlık dahil birçok üst düzey devlet kademeleri siyasi pozisyonlarda görev yapan Yahudi Kürtler konusu dönem dönem gündeme geldi.

Yahudi Kürtler hem kendi kültürleriyle hem de birbirleriyle bağlarını canlı tutmak için çeşitli isimler altında kurumlar oluşturmuş durumdalar.

"İsrail'de 300 bin civarında Yahudi Kürt yaşıyor"

İsrail'de yaşayan Kürtlerin sayılarına konusunda farklı rakamlar dile getiriliyor. Bunlar da tahmini rakamlar. Çünkü, şimdiye kadar resmi olarak ifade edilmiş bir rakam yok.

İsrail medyasına göre, bu rakam 200 binin üzerinde. İsrailli akademisyen ve araştırmacı Dr. Edy Cohen'e göre ise Kürtlerin sayısı 300 bin civarında.

Dr. Cohen, Yahudi Kürtlerin ülkenin hemen hemen her bölgesinde yaşadıklarını söyledi.

"İsrail'de yaşayanların hepsi Yahudi" diyen Dr. Cohen, "Dil, kültür ve geleneklerine çok bağlılar. Mesela evlerine gittiğinizde Irak ve Irak Kürdistan Bölgesi'ne (IKB) ait fotoğraflarına rastlarsınız. Hala çoğu nevruz gibi bayramlarını kutlarlar" dedi.

Ülkede birçoğunun yüksek mevkilerde görev yaptığını kaydeden Cohen, "Kürt mü değil mi bilmiyorum ama İçişleri Bakanı Irak asıllı. Ancak İsrail istihbarat kurumu Mossad, Savunma Bakanlığı gibi önemli kurumlarında çok sayıda Yahudi Kürt görevli bulunuyor ve vatanları Kürdistan'a bağlılar" diye konuştu.

IKB yöneticilerin İsrail'de yaşayan Yahudi Kürtler ile iletişim kurmayı ve onlardan yararlanmayı bilmediklerini aktaran Cohen,"Rus asıllı Avigdor Lieberman'ın liderliğini yaptığı İsrael Beiteinu (Evimiz İsrail) partisinin Knesset'te 7 milletvekili var. Ancak Kürtlere ait hiçbir parti yok. Kürtlere ait bir lobi yok. Maalesef Kürtler davalarını güçlendirmek için herhangi bir girişimde bulunmadıkları gibi herhangi bir faaliyette de bulunmuyorlar." açıklamasında bulundu.

"Kürt Yahudiler, kültürlerini özgürce yaşamaktalar"

Türkiye kökenli olup Türkiye’de yaşadıktan sonra İsrail'e dönen gazeteci yazar Rafael Sadi de Yahudi Kürtlerin sıcak kanlı, samimi ve dostluk dolu olduklarını belirtti.

Eski İsrail Yahudi Kürtleri Birliği Başkanı Mordechai Zaken'in araştırmasına dayanan rakamları paylaşan Sadi, "İsrail'de 150 bin kadar Kürt kökenli Yahudi yaşamakta. 150 bin rakamına ikinci ve üçüncü kuşak Yahudileri kapsayıp kapsamadığı bilinmiyor" dedi.

Yahudi Kürtlerin müziklerinin de Türk Yahudilerinin müziğine yakın olduğunu dile getiren Sadi, Kürt ve Türk Yahudilerinin birçok ortak noktasının varlığına işaret etti.

Siyonist rejim İsrail'de devletin yüksek makamlarına gelenlere ilişkin bir istatistik kaydın mevcut olmadığını aktaran Sadi, "Ülkede üst düzey görevlere gelenlerin kökenine bakılmaz. Zaten demokratik (!) bir ülkede olmaması gereken bir şey. Herkes İsrail vatandaşıdır ve hangi ülkeden gelirse gelsin. Bu aslında bizim basının yanlış tutumundan kaynaklanıyor.” dedi.